Kayıtlar

Fatura Düzeni (VERGİ USUL KANUNU Madde 231)

Resim
Yazar:  Av. Mehmet TOPRAK avukat@mehmettoprak.com Tel.  (212) 527 87 60 Fax.  (212) 527 87 60 Gsm (532) 494 03 66 ---------------------------------------------- 1. Sıra numarası: İşlemlerin sırasının bilinebilmesi için faturalarında birbirini takip eden sıra numarası verilerek düzenlenmesi gerekmektedir. İşletmeye ait birden fazla şube ve birimi olabilir. Şube ve birimler tarafından aynı numara ile başlayan ayrı ayrı fatura kesilmesi halinde işlemlerin karıştırılması ihtimali doğabilir. Şube ve birimler tarafından ayrı ayrı fatura kesilmesi nedeni ile doğabilecek karışıklığı önlemenin yolu düzenleyen hanesinde şube veya birim isimlerinin gösterilmesi  veya özel işaretle seri ayrımı yapılmasıdır. 2. Silinmeyecek şekilde yazma: Faturalar mürekkeple, makine ile veya kopya kurşun kalemi ile doldurulur. 3.En az iki suret düzenleme : Faturalar bir asıl ve bir örnek olmak üzere en az iki suret düzenlenir. Birden fazla suret varsa her bir fatura yaprağı üzerinde kaçıncı

Vergi Cezalarında Tekerrür

Resim
Yazar:  Av. Mehmet TOPRAK avukat@mehmettoprak.com Tel.  (212) 527 87 60 Fax.  (212) 527 87 60 Gsm (532) 494 03 66 ---------------------------------------------- Vergi cezası kesilmesini gerektiren kanuna aykırı davranışlara vergi suçu denir. Vergi suçlarının birden fazla kereler işlenmesine tekerrür denir. Vergi suçları tekrar işlendiğinde, sonraki her suç için kesilecek ceza arttırılarak kesilir. 1-) ARTTIRIM YÖNTEMİ Artırılmış ceza oranı vergi ziyaı cezasında % 50 ve usulsüzlük cezalarında ise % 25'tir. Yani:  - Daha önce vergi ziyaı kesilen bir kimse, yeniden vergi ziyaı cezası gerektiren bir vergi suçu işlediğinde -kesilecek yeni vergi ziyaı cezası % 50 artırılarak uygulanır. - Daha önce özel usulsüzlük cezası kesilen bir kimse, yeniden özel usulsüzlük cezası gerektiren bir vergi suçu işlediğinde kesilecek yeni özel usulsüzlük cezası % 25 artırılarak uygulanır. -Daha önce birinci derece usulsüzlük cezası kesilen bir kimse, yeniden birinci derec

Suçlarda Birleşme (VERGİ USUL KANUNU Madde 340)

Resim
Yazar:  Av. Mehmet TOPRAK avukat@mehmettoprak.com Tel.  (212) 527 87 60 Fax.  (212) 527 87 60 Gsm (532) 494 03 66 ---------------------------------------------- Bir davranış kanun tarafından yasaklanmışsa kanuna aykırı davranıştır. Kanuna aykırı blr davranışın cezası da varsa bu bir suçtur. Peki bir suça aynı anda blr kaç ceza verilebilir mi? Doğru olanı bir suça bir ceza verilmesidir. Ancak vergi suçları açısından durum blraz farklıdır. Bir mükellef veya vergi sorumlusu kanunda yazılı görevlerinden.yalnızca birini dahi  yerine getirmeyaerek yani sadece tek bir hata yaparak, aynı anda blrden fazla vergi suçu işleyebilir. Vergi Usul Kanunu uyarınca tek bir eylemle birden fazla vergi suçu işlenmişse kanunda yazılı her bir ceza ayrı ayrı verilir. Bir mükellef vergi incelemesi sırasında defter ve belgelerini ibraz etmezse hem idari para cezası (vergi ziyaı cezası, usulsüzlük ya da özel usulsüzlük cezası) ve hem de  359.  Maddeye göre adli para ve hapis ce

Fiil Ayrılığı (VERGİ USUL KANUNU Madde 337)

Resim
Yazar:  Av. Mehmet TOPRAK avukat@mehmettoprak.com Tel.  (212) 527 87 60 Fax.  (212) 527 87 60 Gsm (532) 494 03 66 ---------------------------------------------- Vergi dairesinin vergiyi hesaplamak, bildirmek ve tahsil etmek yanında mükellef veya vergi sorumlularına idari para cezaları kesmek yetkisi vardır. Vergi kaybına yol açanlara vergi ziyaı (kaybı) cezası kesilir. Vergi kanunlarında yazılı şekle ilişkin ödevleri yerine getirmeyenlere usulsüzlük cezaları kesilir. Usulsüzlük cezaları kusurlu davranışın derecesine iki ana grupta toplanır. Çok ağır usulsüzlüklere özel usulsüzlük cezası kesilir.  Daha hafif ama cezalandırılması gereken usulsüzlüklere ise suçun ağırlığına göre 1. derece ve 2. derece usulsüzlük cezaları kesilir. Mükellef veya vergi sorumlusu, işlediği 1. derece veya 2. derece usulsüzlük suçu nedeni ile aynı zamanda vergi kaybına da yol açmış olabilir.  Bu durumda hem 1. derece veya 2. derece usulsüzlük cezası ve hem de vergi ziyaı cezas

Bilgi Verme (VERGİ USUL KANUNU Madde 148 - Mukerrer Madde 355)

Resim
Yazar:  Av. Mehmet TOPRAK avukat@mehmettoprak.com Tel.  (212) 527 87 60 Fax.  (212) 527 87 60 Gsm (532) 494 03 66 ---------------------------------------------- Gerek Maliye Bakanlığı  ve gerekse vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar tarafından istenmesi halinde: a.) Kamu kurumları ve kuruluşları; b.) Vergi mükellefleri c.) Vergi mükellefleri ile iş ve işlemlerde bulunanlar; kendilerinden sorulan bilgileri vermek zorundadırlar. Diplomatik dokunulmazlık sahibi yabancı ülke devlet memurları bilgi vermek zorunda değildir. Bilgi isteme kural olarak yazılı yapılır. Ancak sözlü olarak da bilgi istenebilir. Sözlü olarak bilgi istenen kişi ya da kuruluş verilen bilgiyi vermezse bu kez yeniden yazılı olarak istenerek bilgi verilmeye zorlanabilir. Bilgi isteme yazısında bilgi vermesi istenen kimseye 15 günden az olmamak üzere bir süre verilir. Ancak hiç bir şekilde bilgi almak için bilgi alınacak kişi vergi dairesine zorla getirilemez.  Bilgi

Talep Hakkı - Dava Hakkı

Resim
Yazar:  Av. Mehmet TOPRAK avukat@mehmettoprak.com Tel.  (212) 527 87 60 Fax.  (212) 527 87 60   Gsm (532) 494 03 66 ------------------------------------------- Bir kimsenin hakkının verilmesini ya da başkalarının kendisinin hakkına saygı göstermesini istemek yetkisine talep hakkı denir. Kişi talep hakkını kullandığı halde hakkına kavuşamamış ya da başkaları tarafından hakkına saygı gösterilmemiş olabilir. Bu durumda devreye dava hakkı girer.  Çünkü dava hakkı kişilerin, talep haklarını  mahkemeler önünde öne sürmesi demektir.  Yani bir kimse talep hakkını kullanarak hakkına kavuşmuş ya da hakkına saygı gösterilmesini sağlamış ise artık dava hakkını kullanmasına gerek yoktur. Sözgelimi, banyo tesisatını yaptırmayan komşusunun banyosundan kendi dairesine su sızan kişinin, komşusundan banyosunu yaptırmasını istemesi talep hakkıdır.  Komşusu banyosunu yaptırmamakta ısrar ederse komşusu ile boğaz boğaza girmeye gerek yoktur.  Zira talep hakkı sonuç vermezse dava

Bilimsel görüş - Doktrin- Öğreti

Resim
Yazar:  Av. Mehmet TOPRAK avukat@mehmettoprak.com Tel.  (212) 527 87 60 Fax.  (212) 527 87 60   Gsm (532) 494 03 66 ------------------------------------------- Bilimsel görüşler ( doktrin veya öğreti) , h ukuk alanında çalışan bilim adamlarının, hukuki konular hakkında öne sürdükleri görüş ve yargılarıdır.  Bilimsel görüşler hukukun yazılı kaynaklarından olmayıp, yardımcı kaynak sınıfındadır.  Y ani hakimin davayı çözümlerken başvurması zorunlu değildir. Bu nedenle hukukun yardımcı kaynaklarındandır.   Yardımcı kaynak olması nedeni ile hakimler, bilimsel görüşlere başvurmak zorunda olmadan da önlerine gelen uyuşmazlığı çözümleyebilirler. Av. Mehmet TOPRAK (212) 527 87 60 (532) 494 0 3 66 avukat@mehmettoprak.com  www.mehmettoprak.av.tr

Bölge adliye mahkemeleri ceza daireleri

Resim
Yazar:  Av. Mehmet TOPRAK avukat@mehmettoprak.com Tel.  (212) 527 87 60 Fax.  (212) 527 87 60   Gsm (532) 494 03 66 ------------------------------------------- Bölge adliye mahkemeleri, bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak belirlenen yerlerde, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü alınarak Adalet Bakanlığınca kurulur . ( Madde 25) Bölge adliye mahkemeleri, başkan lık, başkanlar kurulu, daireler, bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet başsavcılığı, bölge adliye mahkemesi adalet komisyonu ve müdürlüklerden oluşur.   ( Madde 26) Bölge adliye mahkemeleri, hukuk ve ceza dairelerinden oluşur. Her bölge adliye mahkemesinde en az üç hukuk ve en az iki ceza dairesi bulunur. Gerekli hâllerde dairelerin sayısı , Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca artırılıp azaltılabilir. ( Madde 29) Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinin görevleri şunlardır: 1. Adli yargı ilk d

Basit Hukuk Terimleri - "Z"

Resim
DERLEYEN Av. Mehmet Toprak avukat@mehmettoprak.com (212) 527 87 60 (532) 494 03 66 --------------------------------------------- Yazar : AOF eski yıllar  hukuk ders kitaplarından derlenmiştir.  308. Zamanaşımı: Kanun tarafından belirlenmiş şartlar altında belli bir süre içinde alacaklının hareketsiz kalması sonucu alacağın ifasını isteme yetkisinin sona ermesi. 309. Zamanaşımının Durması: Kanunda sayılan sebeplerden birinin bulunması nedeniyle zamanaşımı süresinin bu sebebin devamı süresince işlemeye başlamaması veya başlamış ise devam etmemesi. 310. Zamanaşımının Kesilmesi: Kanunda sayılan sebeplerden birinin bulunması dolayısıyla zamanaşımı süresinin o ana kadar işlemiş olan kısmının ortadan kalkması ve sürenin yeni baştan işlemeye başlaması. 311. "Zarar: Kişinin malvarlığında veya manevi varlığında ortaya çıkan eksilme." 312. Zayi Etmek: Yitirmek, kaybetmek. 313. Zımni: Üstü kapalı; açık olmayarak dolayısıyla anlatılan. 31

Basit Hukuk Terimleri - "Y"

Resim
Yazar : AOF eski yıllar  hukuk ders kitaplarından derlenmiştir. Derleyen:  Av. Mehmet TOPRAK avukat@mehmettoprak.com Tel.  (212) 527 87 60 Fax.  (212) 527 87 60   Gsm (532) 494 03 66 ------------------------------------------------ 296. Yaptırım : Herhangi bir kuralın koymuş olduğu emir ve yasaklara uygun surette hareket etmeme,onun yap dediğini yapmama veya yapma dediğini yapma halinde karşılaşılacak olan tepki. 297. Yargı: Hukuk kurallarının bağımsız mahkemelerce belli bir olaya uygulanması faaliyeti. 298. Yargıtay: Adliye mahkemelerinden verilen karar ve hükümlerin son inceleme makamı olup, kanun ile belirlenen bazı davalara da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakan bir yüksek yargı organı. 299. Yasama Organı: Yasa yapma yetkisine sahip organ, Türkiye Büyük Millet Meclisi. 300. Yaşlılık Aylığı: Yaşlılık sigortasında aranan koşullan sağlayan sigortalıya SSK tarafından bağlanan aylık. 301. Yat, Kotra, Motorlu Tekneler: Spor ve gezinti a